Yaz Konserleri

wax poetic: alanis morissette: def leppard: leonard cohen: lenny kravitz: pink martini: massive attack: mark knopfler: devotchka: stereophonics: metallica: coldplay: travis: judas priest:

22 Haziran 2008

yaz konserleri:

wax poetic: ilhan erşahinin proje gruplarından biri. new york çıkışlı bir grup olup çok sık geliyorlar türkiyeye. akustik elektronik altyapı üzerine, saksafon ve eşsiz vokaller.. huzur dolu bir topluluk. bu ilhan erşahin 2004 yılında rockn coke ta çaldıktan sonra sahneden indi ve 5 dakika sonra hiç bişey olmamış gibi çimlerde oturmakta olan çocukları ve karısının yanına gidip top oynadı. adam nedense huzur dolu ve çok sakin. angels diye bir şarkıları var dinlenilmesi gereken.

alanis morissette: bu yıl en çok gidilmesi gereken iki konserden bir tanesi. jagged little pill albümü şu ana kadar yapılmış en güzel albümlerden biridir. nedense thank you şarkısının klibini çok sevmiştim zamanında. u oughta know harikadır. hand in my pocket, uninvited, ironic süperdir.. son zamanlarda eskisi kadar güzel şarkılar yapamıyor. lise ve üniversite yıllarının hatırına ölmeden önce bir kere canlı dinlemek gerek belkide..

def leppard: scorpions, whitesnake gibi zamanının en kötü müziklerini yapmışlardır. bu yaz gelecek olan gruplardan en gereksizlerinden biridir. bu adamların davulcuları bir trafik kazasında tek kolunu kaybetmiş olmasına rağmen adamı gruptan kovmamışlardır. belki de bu yüzden çok kötülemek istemedim bu grubu.. ama müzikleri gerçekten çok berbat..

leonard cohen: beni kaybedenler kulübü ile tanıştırmış -kendisi kaybedenler kabilesinin reisidir- 70 yıldır filan müzik yapmakta olan, kitaplar yazmış sanatçı büyüğümüzdür kendileri. nedense tom waits ile aynı kefeye koyuyorum bu adamı. aslında alakaları yok. belkide ses tonları benziyordur. günümüzde ona hayran olmayan müzisyen yok gibidir. karanlık sesli ozandır kendileri. en çok saygı duyulması gereken herif. boogie street şarkısını dinlemeyen müzik dinledim demesin.

lenny kravitz: aslında güzel gitar çalıyor ama nedense bana antipatik geliyor. velvet revolver''dan smash''in yakın arkadaşı olması dolayısıyla belkide velvet revolver'' a katılabilirim gibi bir açıklama yapmış sanırsam. belki o zaman sempatik olabilir.

björk: bu yaz gelecekler içinde galiba en ''deli''si budur. björk ü izleyenler bilir, izlemeyenler için de izlemedikleri için ne kadar yorum yapsam azdır. izlemeleri gerekir mutlaka. hayat tecrübesi gibi birşey bu hatun..

pink martini: bazı şarkıları gerçekten hoş. değişik birşeyler dinlettiriyor hissi veriyor insana. konserine gidilip en azından bir kere görülmesi gerekir.

massive attack: bu sene gerçekleşecek en iyi konserdir. 2003 yılında bir kere parkormana gelmişlerdi. onu kaçırmıştık bunu kaçırmayalım bari. gruptan tricky vesayire gibi adamların ayrılmasından sonra sadece 3d kalmasına rağmen tom waits gibi dahilerin yardımıyla bir şekilde ayakta kalmayı başardı ve harika müzikler yapıyorlar. dünya gözüyle görmek lazım.

mark knopfler: bu senenin en gereksiz konseri. asansör müziği yapıyor bu herif. bina yöneticisi olsam ve asansörde müzik çalınması gerektiğini söyleseler bile bu adamı asansörümde çaldırmam. gitar gitardır. gitara piyano muamelesi yaparsanız mark knopflerin ki kadar boktan müzikler ortaya çıkar. dire straits in sıkıcı müziklerini kim yapıyor diye araştırınca bu adamın varlığını öğrenmiştim ilk kez. bandanasını çıkarıp, cool olmak için sürdüğü o motordan vazgeçerse ve bir gitar hocasından ders alırsa belki ileride iyi müzikler yapabilir. ayrıca öyle dense bile kendi geliştirdiği bir gitar çalma yöntemi filan yoktur. bu adamı sevenler genelde white snakes, scorpions, dire straits, def leppard, judas priest gibi müzisyenleri severler ki bu da inanılmaz derecede sıkıcıdır. bir röportajında benim dinlediğim genç müzisyen yok demişti. kendiside farkında ki onu örnek alan hiç bir müzisyen yok zaten.

devotchka: son iki yıldır bir anda popüler olan çingene punk ı veya balkan müziği dalında iyi olan gruplardan bir tanesi. konserleri inanılmaz eğlenceli geçiyor ve little miss sunshine ın müziklerini yaptıklarınıda belirtmek gerek. gogol bordello dinleyenler mutlaka devotchka da dinlerler. velvet underground grubunun venüs in furs şarkısını süper coverlamışlardır.

stereophonics: aslında travis ve coldplay kadar iyi müzik yapıyorlar ama neden onlar kadar ünlü değiller.. acaba menajerleri kötü o yüzden mi. bunların bir şarkıları vardı, klibinde palyaço filan vardı o şarkı çok güzeldi. aynı zamanda grubun vokali çok sağlam-hafif çatallaşmış ve ikiye bölünmüş izlenimi veren- bir ses tonuna sahip.

metallica: kaçırılmaması gereken konserlerden biri. master of puppets albümü dışında diğer albümlerini pek sevmemiştim. herkesin çocukluk grubu olması bile insanı heyecanlandırmaya yetiyor.

coldplay: bazı müzikleri çok güzel bazı müzikleri ise sıkıcı, genelde aynı tonda müzik yapan ama vokallerinin ses tonu insanı alıp götüren bir grup. klipleride güzel oluyor. kesinlikle gidilmesi gerekir. bi de yolculuk sırasında arabada iyi gidiyor.

travis: hemen hemen coldplay kadar güzel şarkılar yazıyorlar ama coldplay kadar sosyetik olmadıkları için çok önemsenmiyorlar. sing ve flowers gibi harika şarkıları var.

judas priest: kesinlikle çok sıkıcı! bence bindikleri motorları iyi bir fiyata satıp, araba alıp farklı bir hayata başlamalılar.

[Kategorize Etme] içinden çıktı


Bu sayfa için yapılmış yorumlar

Ne diyordun?